Alegori; bir görüntü, bir yaşantı veya bir davranışın daha iyi kavranmasını sağlamak için göz önünde canlandırıp dile getirme sanatıdır. Bir sanat eserindeki ögelerin gerçek hayattan bir şeyleri temsil etmesi durumu. ( TDK tanımı ) Böyle eserlere de alegorik denir. Örnek olarak adaleti, gözü bağlı ve bir elinde kılıç öteki elinde terazi tutan kadın ile sembolize etmek.
Felsefede meşhur Platon’un mağara alegorisi vardır. Bir mağaranın içinde insanlar elleri zincirlerle bağlanmış bir şekilde duvara bakmaktadır ve kafalarını başka yere çevirememektedir. İnsanların arkasında yanan bir ateş ve ateşin önünde objeler bulunmaktadır. Objelerin duvara yansıyan gölgelerini insanlar izler. İçlerinden birisi zincirlerinden kurtulur ve dışarı çıkar. Dışarı çıktığında ışık gözlerini acıtır ve gördüğü şeylere anlam vermekte zorlanır. Gölgeler onun için daha anlamlıydı. Zamanla alışır ve güneşe de bakabilecek hale gelir. (Güneşe alışabilmek ruhun dönüşümü olarak nitelendirilir.) Geri dönüp diğer insanlara da yardım etmek istediğinde ise insanlar karşı çıkar ve serbest kalmak istemezler. Anlattıklarını ise saçma bulup onun deli olduğunu düşünürler. İşte milattan önce 5. yüzyılda yaşamış olan Platon, gerçek hayatta da sadece nesnelerin gölgesini izlediğimizi; insanlara yardım etmek isteyen filozoflara da hikayede olduğu gibi yanlış bakıldığını, insanların onları anlayamadığını söyler.
Alegorik eserlere bir örnek ise George Orwell’in yazdığı 1984 kitabı. Yazar, 1948 yılında bitirdiği romanında 1984 yılında dünyanın 3 ülkesinden biri olan Okyanusya ülkesinde insanların hayatlarının nasıl olduğunu; devlet, adalet, aşk gibi kavramların nasıl değiştiğini akıcı bir şekilde anlatmış. Kitabı okuduğumda her şeyin en ince ayrıntına kadar düşünüldüğünü görünce çok şaşırdım. Yaşadığımız dünyayla neredeyse hiçbir benzerliği yok. Baştan yeni bir dünya yazmak kolay iş değil. En etkilendiğim kısım ise; yazarın o dünya için yeni bir dil geliştirmiş olması ve bunu dil bilgisi kurallarına kadar en ince ayrıntısına kadar okuyucuyla paylaşması oldu. Bir örnek verecek olursak, 1984 yılında en çok kullanılan kelimelerden birisi çiftdüşün. Bir şeyin yanlış olduğunu bilsen dahi; çiftdüşün sayesinde, kendini onun doğru olduğuna inandırmak. Kitap, aslında insanlığa bir uyarı niteliği de taşıyor. Basılmasından 60 yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen hala çok popüler olması ise gerçekten kaliteli bir eser olduğunun göstergesi.
Metaforun TDK çeviri ise sadece mecaz. Bir insanı, yeri, şeyi veya olayı, onun gerçek anlamı dışında kapalı benzetme yaparak tanımlar veya anlatırsanız mecazi bir şekilde konuşmuş olursunuz. Metaforları aslında günlük konuşma dilimizde sürekli kullanıyoruz. ‘’Gece kuşu’’ kalıbı veya ‘’Hayat bir yolculuktur.’’ cümlesi metaforlara bir örnektir.
— Alıntı —
Bir ülkeden diğerine farklılıklar gösterse de özünde bütün insanlığın bilinçaltı ortaktır, her birimiz kendimize özgü ve biricik de olsak bütün insanlıkla ortak bir bilinçaltını paylaşırız (Carl Jung).
Bütün dünya kültürlerinde anlatılan öyküler ve masallar şaşırtıcı şekilde birbirine benzer. Sibiryalı bir çocuk da Güney Afrikalı bir çocuk da aynı masallarla büyür. Kırmızı Başlıklı Kız, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, Ali Baba ve Kırk Haramiler bütün insanlığın ortak paydasını oluşturur. (Joseph Campbell)
Gerald ve Lindsay Zaltman’ın yaptığı araştırmalar da dünyanın hemen her yerinde, her kültürde, her toplumda insanların zannettiğimizden çok daha fazla birbirlerine benzeyen zihinsel kalıplarla hareket ettiklerini açıklıkla ortaya koyuyor.
Gerald ve Lindsay Zaltman’ın yaptıkları araştırmalarla dünyanın pek çok yerinde insanların neredeyse aynı “benzetme” ve metaforları kullanarak kendilerini ifade ettiklerini ortaya çıkardılar. Üstelik kullandığımız metaforlar, bizim bilinçaltımızı açığa çıkaran en önemli göstergeler. Hayatı bir “maceraya” benzetenle bir “sınava” benzeten insan kuşkusuz farklı değer yargılarına sahiptir. Bir insanın kendini ifade ederken kullandığı dil, onun bilinçaltını su yüzüne çıkarır.
Zaltman ve arkadaşları, yeni bir teknik (Metaphore Elicitation Technique) geliştirerek insanların ortak metaforlarının keşfetme imkanı buldular. İnsan beyninin kelimelerle değil görsellerle-resimlerle düşündüğü gerçeğine dayanan bu teknikle insanların zihinlerinin derinlerinde yatan anlamlara ulaşmak mümkün oluyor.
——
Günlük hayatımızda duyduğumuz, belki kafamızda canlandıramadığımız, belki de bazen anlamını tam olarak sindirmeden cümle içinde kullandığımız metafor ve alegori kelimelerinin tanımları, örnekleri, kullanım şekilleri ve amaçları bu şekildedir.
Kaynaklar:
http://www.temelaksoy.com/metafor-yapmak-sihir-yapmak-gibidir/
http://literarydevices.net/metaphor/